11 Temmuz 2018 Çarşamba

KURAN'DA PEK ÇOK ASTRONOMİ HATASI VAR

 Kuran'ın gök cisimleri ve hareketleri konusunda, evrenin yapısı ve işleyişi konusunda oldukça yanlış fikirlere sahip olduğu göze çarpmaktadır.
Kuran;Dünyayı düz sanmaktadır.
Göğü/uzayı düz sanmaktadır.
Yeryüzünü evrenin en aşağı kısmı sanmaktadır.
Dünyanın kendi çevresinde döndüğünü bilmemektedir.
Kütleçekimi hakkında yanlış bilgilere sahiptir.
- - - - - - - - - - - -
- Biz dünyaya yakın göğü, bir süsle, yıldızlarla süsledik. (Saffat 6 KURAN)
Kuran işte bu göğün yerden yükseltildiğini düşünüyor ki bu çok yanlıştır. Çünkü yıldızlı gök dünyadan daha önce vardı. Hatta dünya bu yıldızlı uzay boşluğundan çekilen parçalardan oluştu. Bunu bilmediği için,kütle çekimini bilmediği için yıldızlı göğün yeryüzünden yükseltildiğini sanıyor Kuran.
- Göğü Allah yükseltti ve düzenini o kurdu. (Rahman 7 KURAN)
- Görmekte olduğunuz gökleri direksiz olarak yükselten, sonra Arş'a istiva eden, güneşi ve ayı emrine boyun eğdiren Allah'tır. (Rad 2 KURAN)
- Ve yükseltilmiş tavana and olsun. (Tur 5 KURAN)
- Ve göğü nasılda yükseltmişiz. (Ğaşiye 18 KURAN)
- Onu yükseltti ve bir tavan gibi yaptı. (Naziat 28 KURAN)
- Gökleri yarattı direkler olmaksızın. (Lokman 10 KURAN)

 Tavan düz yada kubbemsi olur. Yuvarlak değildir. Oysa dünya yuvarlak olduğu için gök(uzay) dünyanın tavanı olamaz. Olsa olsa dünyayı her bir tarafından sarmalayan bir şey olur.Yani dünyayı düz sanan birinin ifadesidir göğü düz bir tavan olarak sunan ifade.Yıldızlarla dolu bu gök yerden yükseltildiği için, gökyüzünün yere düşmesi tehlikesi vardır Kuranda.
- ...Göğü de o tutar,yer üzerine düşmesin diye. (Hacc 65 KURAN)
Göğü nesnel bir tavan olarak düşündüğü için, yeryüzüne düşecek bir şey sanma cehaletine düşüyor Kuran.Tıpkı bir evin tavanının çökmesi gibi.
- Onlardan öncekiler de hile yapmışlardı. Sonunda Allah da onların binalarını temellerinden söktü üstlerindeki tavan da tepelerine çöktü. (Nahl 26 KURAN)
- Biz, gökyüzünü korunmuş bir tavan gibi yaptık. (Enbiya 32 KURAN)

  Evreni bir ev gibi düşünen, dünyayı evin düz zemini göğü de evin tavanı zanneden bir yanılgının içindedir Kuran.
Dünyayı evrenin en alt kısmı sanarsanız, göğü de dünyadan yükseltilmiş bir yer sanarsanız; göğün yere düşme tehlikesinin olduğu yanılgısına da düşersiniz;
- Göğü Allah yükseltti ve düzenini o kurdu. (Rahman 7 KURAN)
- Göğü de o tutar, yer üzerine düşmesin diye. (Hacc 65 KURAN)

   Görünen o ki düz bir dünyanın üzerinde direksiz yükseltilmiş düz bir gök hayali var kuranda.Ve bu göğün yer üzerine düşme tehlikesi var.Tabi burada gök yukarısı dünyada aşağısı konumunda sanılmaktadır.Oysa uzay bilgisi olan herkes bilir ki;Yukarısı ve aşağısı gibi kavramlar söz konusu değildir uzayda.Dünyayı evrenin en aşağısı zanneden biri için söz konusudur göğün düşme hareketi.(Zaten Arapça Dünya/deni kelimesi edna/en aşağı olan kelimesinden türetilmiştir. Ve en aşağıda olan anlamına gelir.Yani Kuran gök yukarıda dünya aşağıdadır diyerek, kendinden öncekilerin dünyayı evrenin en alt zemini sanma yanılgısını sürdürüyor.)
Dünyayı evrenin en aşağısı zannettiği için;var olan her şeyin gök ve yer(dünya) arasında olduğunu sanıyor.
- Biz, göğü, yeri ve bunlar arasındakileri,oyun olsun diye yaratmadık. (Enbiya 16 KURAN)
- Rabbinizden olan mağfiret ve eni göklerle yer kadar olan cennet için yarışın;o, muttakiler için hazırlanmıştır. (Âli İmran 133 KURAN)

Yer’den kastedilen dünya gezegeni olduğuna göre,dünya da uzayda diğer gök cisimlerinden bir olduğuna göre “gök ile yer kadar” demek anlamsız bir ifadedir. Hatta bu ifadeden yerin en altta,uzayın ise üstte algılandığı anlaşılmaktadır.
- - - - - - - - - - - -
Ve Kuran Dünyanın kendi ekseni etrafında döndüğünü bilmediği için,Güneşin doğup batması olayını Güneşin hareketine yoruyor.Oysa olay sadece dünyanın kendi etrafında dönmesi olayıdır.Bunu bilmeyen Kuran yazarı olayı Güneşin bir yere gidip gelmesi olarak sunuyor.
- Allah kendisine mülk (hükümdarlık ve zenginlik) verdiği için şımararak Rabbi hakkında İbrahim ile tartışmaya gireni (Nemrut'u) görmedin mi!İşte o zaman İbrahim:Rabbim hayat veren ve öldürendir, demişti.O da:Hayat veren ve öldüren benim, demişti.İbrahim:Allah güneşi doğudan getirmektedir; haydi sen de onu batıdan getir,dedi.Bunun üzerine kafir apışıp kaldı. (Bakara 258 KURAN)
   Görüldüğü gibi Güneş bir yere gidip geliyor sanmaktadır Kuran.Oysa olay sadece Dünyanın kendi etrafında dönmesidir.Güneşin bir yere gidip geldiği yoktur.Yani Kuran kendi çağının astronomi cehaletini aynen paylaşmaktadır.
   Aslında dünyanın düz olduğunu direk söyleyen ayetlerde vardır Kuran da:
- Ve yeryüzünü düz yaptı (sutıhat-düz olan-سُطِحَتْ). (Ğaşiye 20 KURAN)
Ayette geçen sutıhat açıkça düzleştirmek,tepsi gibi düz kılmak anlamlarına geldiği halde,modern çevirilerde farklı anlamlar verilmeye çalışılıyor.Böylece olayın üstü örtülmeye çalışılıyor.İbni Abbas,İbni Kesir ve Celaleyn tefsiri,bu ayetler dünyanın düz oluşunu çok iyi anlatır demişlerdir.(Ayrıca bakınız Rad Suresi 3.ayet,Kurtubi tefsiri)

- Yeri bir döşek kıldık. (Nebe 6 KURAN)
Döşek de yuvarlak değil düz bir şey'dir.Üzerine uzanacağınız düz bir zemini ifade eder.
- O’dur ki Güneş’i bir ışık yaptı.Ay ise bir nûrdur, ona birtakım konaklar da tayin etti ki yılların sayısını ve vakitlerin hesabını bilesiniz. (Yunus 5 KURAN)
Ay’ın bir nur olmadığı sadece geceleri güneşten aldığı ışığı yansıttığı biliniyor.